بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

لَّٰبِثِينَ فِيهَآ أَحۡقَابٗا ٢٣

Sonsuz devirler boyunca içinde kalacaklar,

– Hasan Basri Çantay

لَّا يَذُوقُونَ فِيهَا بَرۡدٗا وَلَا شَرَابًا ٢٤

orada ne bir serinlik, ne de içilecek bir şey tatmayacaklar.

– Hasan Basri Çantay

إِلَّا حَمِيمٗا وَغَسَّاقٗا ٢٥

Sâde bir kaynar su, bir de irin (içeceklerdir),

– Hasan Basri Çantay

جَزَآءٗ وِفَاقًا ٢٦

(Amellerine) uyaun bir ceza olarak.

– Hasan Basri Çantay

إِنَّهُمۡ كَانُواْ لَا يَرۡجُونَ حِسَابٗا ٢٧

Çünkü onlar hiçbir hisâb ummuyorlardı,

– Hasan Basri Çantay

وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا كِذَّابٗا ٢٨

bizim âyetlerimizi alabildiklerine yalan sayıyorlardı.

– Hasan Basri Çantay

وَكُلَّ شَيۡءٍ أَحۡصَيۡنَٰهُ كِتَٰبٗا ٢٩

Biz ise her şey'i yazıb saymışızdır.

– Hasan Basri Çantay

فَذُوقُواْ فَلَن نَّزِيدَكُمۡ إِلَّا عَذَابًا ٣٠

(Onlara şöyle denilir:) «İşte tadın (cezanızı)! Artık size azâb (ınız) ı artırmakdan başka bir şey yapmayacağız».

– Hasan Basri Çantay

إِنَّ لِلۡمُتَّقِينَ مَفَازًا ٣١

Şübhesiz takva saahibleri için (her korkudan) selâmet (ve her arzuuya) vuslet vardır.

– Hasan Basri Çantay

حَدَآئِقَ وَأَعۡنَٰبٗا ٣٢

(Ya o) bağçeler, üzüm bağları,

– Hasan Basri Çantay

وَكَوَاعِبَ أَتۡرَابٗا ٣٣

memeleri tomurcuklanmış bir yaşıt kızlar,

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu